Karanlık Mod
04-05-2024
Logo
Bilimsel Harikalar: 011–Muhteşem Sistem ve Mucizevî Üretim Arasında Arılar
Videoyu izlemek için ek bağlantı buraya basın
×
   
 
 
Rahman ve Rahim Olan Allah’ın Adıyla  
 

Muhteşem sistem ve mucizevi üretim arasında arılar:

Doğanın en tuhaf canlılarından biri olan arılar bize kendileri için ürettikleri ballarını takdim ederler. Kendileri için inşa ettikleri altıgen şeklindeki evlerinde yaşarlar.
Altıgen şekil ara boşlukları ortadan kaldırır. Diyeceksiniz ki; kare de aynı şekilde boşlukları yok eder. Fakat altıgenin açıları geniştir. Bu da Cenab-ı Allah’ın hikmetidir, bu şekilde burada bal depolanır.
Bir kilo bal yapmak için dört yüz bin kilometre uçmak gerektiğine kim inanır. Bu dünyanın çevresinde yaklaşık on tur uçmaya eşittir. Bu arada da sekiz milyon çiçeğe de konmak gerekmektedir.
Allah Teala buyuruyor ki:

﴾  صُنْعَ اللَّهِ الَّذِي أَتْقَنَ كُلَّ شَيْءٍ  ﴿

[ سورة النمل : 88 ]

﴾ Bu, her şeyi sapasağlam yapan Allah’ın sanatıdır ﴿

[ Neml Suresi: 88 ]

﴾  وَأَوْحَى رَبُّكَ إِلَى النَّحْلِ  ﴿

[  سورة النحل : 68 ]

﴾ Ve rabbin bal arısına ilham etti  ﴿

[ Nahl Suresi: 68 ]

Arıya vahiy bir içgüdüdür ve çok karmaşık bir sistemdir. İnsana olduğu gibi emirle yapılan bir görevlendirme değildir. Bizzat arının oluşumundan gelir. Arı bir çiçeğe konduğunda oraya özel bir koku bırakır. Arkadaşları onun bu çiçeğin nektarını bolca emdiğini hissederler. Bu da vakit ve işten tasarruf tur. 

Arılar çiçek tarlalarına nasıl yönelirler? 

Ama asıl soru şudur: Arılar çiçek tarlalarını nasıl bulup onlara yönelirler. Kovanlarından uzak yerlerde neredeyse on kilometre mesafeye kadar arama yapan haberci arılar vardır.
Bir çiçek tarlası bulurlarsa oradan numune alıp kovana getirirler ve onu uzmanlara sunarlar. Bu tarla o kadar uçmaya değer mi diye… Yani keşif yapan haberci arılar numuneleri alıp kovanlara getirirler. 
Şimdi peki bu haberci arı ovaları gezip hücreye döndüğünde tarlanın yerini arkadaşlarına nasıl bildirir?
Aslında arılar dans ederler.
Onların bu dansı çiçeklerin yeri, uzaklığı ve yoğunluğu hakkında diğer arılara bilgi verir. Yön, uzaklık ve yoğunluk… Mesela yön güneşe doğru ise o çizgi üzerinde dans eder. Biri güneş yönünün üst tarafına, diğeri güneş yönünün karşı yönünde doğru, bir diğeri güneşin sağına, bir diğeri de soluna doğru dans eder. Güneş yönü, bir arı güneş yönünde, diğeri tam aksi yönde dans ediyor. Tabi başı ok yönünde.  Üçüncü bir arı ise aynı fotoğraftaki gibi güneş ışınlarına doksan derecelik bir açı ile dans eder. Güneş ışınları ile doksan derecelik bir açıda… Dördüncü ise güneşin solunda kırk beş derecelik bir açıda durmaktadır. Çünkü bu açılar hep çiçeklerin yerlerini belirlemek içindir.
Şimdi, tam bilemediğimiz bir şekilde mesafe belirleniyor, iddialı bir şekilde dansın sıklığına göre çiçek miktarı belirleniyor. İlk olarak yön, ikinci olarak mesafe ve üçüncü olarak miktar, bunların hepsi dans ile tayin ediliyor. Yüce Allah buyuruyor ki:

﴾  وَأَوْحَى رَبُّكَ إِلَى النَّحْلِ  ﴿

[  سورة النحل : 68 ]

﴾ Ve rabbin bal arısına ilham etti ﴿

[ Nahl Suresi: 68 ]

Hepsi dans yoluyla yapılıyor. Rabbin bal arısına ilham etti, bu Allah’ın arıya vahyidir, bu vahiy yani ilham içgüdüseldir. 
Başka bir şey… Arılar kendi kovanlarından başka bir yerde uyuyamazlar. Çünkü şifreyi söylemedikleri takdirde öldürülürler. Her kovanın bir şifresi vardır.
Bu şifre zaman zaman değişir. Gerçek şu ki, arılarda akıl almaz bir sosyal sistem var. Vallahi vaktimizin kısıtlı olması sebebiyle arılar hakkında milyonlarca ayrıntılı bilgiden sadece bu kadarını anlatabiliyorum.
Arıların topladığı nektar ile saatte uçuş hızı otuz kilometre, nektarsız olarak altmış kilometredir. 
Arıların çoğu çiçeklere ulaşabilmek için onlarca kilometre yol kat ederler.
A’la Hoca:
Yani hayvan karnı boş olarak gidip dolu olarak dönüyor.
Dr. Nablusi:

Arı Türleri:

Arı türleri şunlardır: İşçi arılar, temizlikte görevli arılar, havalandırma ile görevli arılar… Eğer bir fare kovana girerse bunun asla çözümü yoktur. Tıpkı bir konserveye koyulmuş gibi balmumu ile kaplanır. 
Fareyi tamamen mumyalarlar. Yine işi kovanı aydınlatmak olan arılar vardır. Aydınlatmak, parlatmak, bir de cilalamak… 
Şimdi, içerisinde şeker olan kaplar getirirler.. Ona çeşitli yerlerden arılar gelir. Her yere arılar için işaret koyarlar, oraya puan verirler. Birisi eksi, birisi artı puan verir.  Bu arılar çizdikleri, puan verdikleri kaynaktan geri dönerler. Artı puan verdikleri kaynaktan sonra o belirli danslarını yaparlar. Bir süre sonra mekana gider, orada yerleşmiş arılar görürler. Son dere hassasiyetle deneyler yapar, belli kaynaktan gelen arıya puan verilir, biri çizi çeker, biri artı yapar. Bu arılar kovanın olduğu yere gelirler.  Yer, mesafe ve yoğunluk belirten danslar yaparlar. Bir süre sonra tekrar gelirler ve oraya ulaşmış arılar görürler.  Onlar buraları istemektedirler 
Gerçek şu ki Allah Azze ve Celle Kuran’ı Kerim’de arılardan söz eder:

﴾ وَأَوْحَى رَبُّكَ إِلَى النَّحْلِ أَنِ اتَّخِذِي  ﴿

[  سورة النحل : 68 ]

﴾ Ve rabbin bal arısına şöyle ilham etti:  “kendine yuvalar edin.”  ﴿

[ Nahl Suresi: 68 ]

Dişi arıların nektar toplama görevi:

Dişi muhatap zamiri için kullanılan ye harfi… dişi arı nektarı toplayandır.
Bu Kuran’ı Kerim’in işaretlerinden biridir. Yani “Ve rabbin bal arısına şöyle ilham etti: “kendine yuvalar edin (اتخذي)” Buradaki ye harfi muhatap dişi için kullanılır.
Şöyle ki, arılar hakkında konuşulacak çok şey var… İnanılmaz faydalı bilgiler var.
Allah’ın yarattığı şeylerde iki işlevi olmayan hiç bir şey yoktur. Rasululah (s.a.v.) hilale bakar ve şöyle buyurur:

((  هلال خير و رشد ))

[  أبو داود عن قتادة ]

(( Hilal hayır ve rüşttür (yol göstericidir) ))

[ Ebu Davud Katade’den nakletmiştir ]

Yani hayırdır, dünyada ondan faydalanırız. Rüşttür bizi rabbimize ulaştırır. Allah’ın yarattığı her şeyin iki görevi vardır. Bir irşat vazifesi, bir de fayda vazifesi…
Batı dünyası sadece fayda kısmı ile ilgilenir. Müminler ise buna ilaveten irşat vazifesine de odaklanır. Arılar Allah’ın yüceliğini gösteren çok büyük bir ders niteliğindedir. Hayatında bal yemeyip bal hakkında bir kitap okuyan ve o sebeple huşu ile ağlayan kişi balın yaratılışından nasibini almış, en büyük hedefe ulaşmıştır. Bir yandan da doyuncaya kadar bal yiyip Allah’ın yüceliğini düşünmeyen kişi de vardır ki o balın yaratılışındaki en büyük hedefe ulaşamamıştır.
Şöyle ki:

﴾ وَفِي الْأَرْضِ آيَاتٌ لِلْمُوقِنِينَ ﴿

[  سورة الذاريات : 20 ]

﴾ Kesin olarak inananlar için yeryüzünde âyetler vardır. ﴿

[ Zariyat Suresi: 20 ]

Kainat hakkında tefekkür etmek Allah’a ulaştıran en kısa yoldur:

Her zaman söylediğim gibi; Yerler ve gökler hakkında tefekkür etmek Allah’a ulaştıran en kısa yoldur. Allah’a gitmek için gireceğimiz en geniş kapıdır. Çünkü o bizi Allah Azze ve Celle’nin yüceliğini önümüze serer.
A’la Hoca:
Gördüğümüz her şey, bu incelik, bu özen…
İçinde hiçbir kayıtsızlığın olmadığı bu dünya Allah’ın yüceliğine işaret eder. Her şeyin arkasında tüm varlıkları yaratan, evreni yaratan bir mühendis olduğunu, hiçbir şeyi tesadüf eseri olmadığını, evrimin olmadığını, cansız iki maddenin birleşimiyle var olmadığını, tüm hayatın bir intizam içinde var edildiğini haber verir. Geçmiş bölümlerde bahsetmiştik. 
Dr. Nablusi: 
Allah’ın ilahî zatı gözle algılanamaz ama Allah’ın yarattıkları vesilesi ile akıl ona ulaşabilir. 

Kaynak:
Televizyon programları / Suriye Uydu Kanalı / İman Ahlaktır. – Bölüm: 22 – Kulluk Görevinin Unsurları: Tabiat – Tabiat ve Kulluk Görevi - Arılar

Mevcut Diller

Resmi Gizle