Bilimsel Harikalar- 48- Fil
- İslami Konular
- /
- Bilimsel Harikalar
Rahman ve Rahim Olan Allah’ın Adıyla
Fil:
Fil konusuna gelelim, işte önümüzde Afrika… Bu kıtada çok çeşitli canlılar vardır.
Bu arada Afrika’daki hayvanat bahçeleri açık hava hayvanat bahçeleridir. Ama orayı ziyaret eden kişi zırhlı bir araca binmezse hayvanlar tarafından yenebilir. Geleneksel bahçelerde hayvanlar kafestedir. Artık toplumumuz da Afrika’daki hayvanat bahçelerine dönmüş durumdadır.

İşte fil:
Fil dünyadaki en büyük kara hayvanıdır. Devasa bedeni hareket eden bir eve benzer. Tek bir filin ağırlığı yaklaşık elli kişinin ağırlığına eşittir.
Filler doğal şartlarda yaklaşık yetmiş yıl yaşarlar. Çoğunlukla sürüler halinde dolaşırlar ve her sürüde yaklaşık otuz fil bulunur.
Sürünün başında dişi bir fil bulunur ve onun aldığı kararlar tüm filler tarafından uygulanır.


Sürü üyelerinin uyduğu,
kast sisteminin işlediği eksiksiz ve tam bir disiplin vardır. Her fil günde ortalama 250 kilo ot yer. Bu demek oluyor ki 30 filden oluşan bir sürü günde 70 ton ot tüketir.
Şüphesiz filin yakıcı güneş altında suya ihtiyacı vardır. Bu sebeple günlük olarak bir su kaynağına gitmek zorundadırlar.
Su ve yemeğe ulaşabilmek için bazen durmadan elli kilometreye varan mesafeleri kat etmeleri gerekir. Ki susuz üç günden fazla yaşayamazlar. Fillerin vücutları yaşadıkları ortama uygun bir biçimde yaratılmıştır.
Şimdi fillerin bazı özelliklerini yakından inceleyelim ve yaratıcının bu ağır hayvanlardaki mucizelerini hep birlikte görelim.




Uzun Hortum:
Şöyle ki, bir filin hortumu onun en büyük yardımcısıdır.
Bu hortum sayesinde birçok işlem gerçekleşir. 18. Yüzyılda bilim insanları filin hortumunun tek bir kas olduğunu zannediyorlardı ama modern araştırmalar bilim insanlarını hayrete düşürdü. Bu arada bir insanın kas sayısı altı yüz otuz dokuzu geçmez.


Bilim adamları filin hortumunda yüz binlerce kas olduğunu keşfettiler. Üst üste halkalar halinde dizilmiş bu kaslar filin hortumuna büyük bir esneklik kazandırır.
Hortum iki ana kas grubundan oluşur.
Çapraz kaslar helezonik dönüşü sağlayarak ağır hareketler yapabilmesini, ağırlık kaldırmada bir kaldıraç görevi görmesini sağlar.
İkinci grup kaslar ise en hassas hareketleri gerçekleştirir. Tamamen insan parmakları gibi dokunma duyusuna sahiptir.
Hortum sadece bir burun değildir. Aksine bir fil için her şey demektir. Tüm duyuları ve daha fazlasını da barındırır. Bu nedenle hortum zarar görürse bu, filin kısa sürede ölümüne bile yol açabilir.
Darwin Teorisini savunanlar varlıkların sahip oldukları özelliklerin tesadüfler sonucu yavaş yavaş ortaya çıktığını iddia ederler. Dolayısıyla filin hortumu gibi karmaşık bir yapı ancak yüz binlerce kasın aynı anda gelişmesiyle görevini yerine getirebilir. Onların iddiasına göre ise bu çok uzun zaman alır. Bu kaslar bir arada olmasalardı filler hareket edemez ve kısa sürede ölürlerdi. Ama bu hiç olmadı.





Filler milyonlarca yıldır hortumlarını kolaylıkla kullanıyorlar ve bu hayvanların üzerindeki desenler Allah Teala’nın yaratmasındaki mükemmelliği bir kez daha gösteriyor.
Ala Hocam biz gökleri ve yerleriyle, büyük küçük varlıklarıyla muhteşem bir kainattayız. Bazen bir sinekte bile hayret verici şeyler olabiliyor. Ve filin de muhteşem özellikleri vardır.

Her şeyde bir işaret vardır ve hepsi bir şeye işaret eder
***
Kaynak: İman ahlaktır – Akaid ve Tevhid – Bölüm: 59 – Tevhidin Kazandırdıkları- Fil